kirlilik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kirlilik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Mikropartikül plastik maddeler artık deniz tuzuna da karışıyor

Denizden elde edilebilen inorganik su ürünlerinin başında gelen ve özellike insan beslenmesinde son dönemde kendine önemli yer bulan deniz tuzunda mikropartikül plastik maddeler bulundu. Kaya tuzuna alternatif olarak mutfaklarımıza giren deniz tuzu da böylece plastik atıkların tehdidi altına giren su ürünleri arasında yerini aldı.

İnsanlar tarafından su kaynaklarına bırakılan mikropartiküllerin miktarının 13 milyon ton civarında olduğu tahmin ediliyor ve bunların çoğunluğu deterjan, cilt temizliği ürünleri ve diş macunlarının içinde bulunan, ortalama 5 milimetreden daha küçük parçacıklar. Plastiklerin bir kısmı kimyasal ve mekanik yollarla parçalanıyor olsa da 2014 yılında yapılan bir araştırma deniz yaşamıyla iç içe 5 trilyondan daha fazla plastik parçacık olduğunu belirtiyor.



Mikropartikül plastik maddelerin son tüketicilerden birisi olan insanlara geri dönüşleri arasında önemli yer tutan besin zinciri yolundan daha önce bahsetmiştik. Başta fitoplankton ve kril gibi canlıların beslenmesiyle besin zinciri içine giren partiküller tüketimlik su ürünlerinin bünyelerinde toplanarak hem su ürünlerinin hem de onları tüketenlerin yaşamları için tehlike arz ediyor.

Scientific Reports'da yayınlanan bir başka araştırma ise suyun içindeki mikropartikül plastik maddelerin etkilerinin yalnızca tüketilebilir organik kökenli su ürünlerinin ötesinde olduğunu gösteriyor. Bir inorganik su ürünü olarak kabul edilebilecek olan deniz tuzundaki yabancı maddeleri araştırmak üzere 8 farklı ülkedeki 16 farklı deniz tuzu markasının ürünlerini inceleyen bilim insanlarının elde ettiği sonuç oldukça düşündürücü. Tuzu suda eritip dipte kalan maddeleri inceleyen araştırmacıların bulduğu toplam 72 yabancı maddenin 30 tanesi plastik, 17 tanesi plastik olarak sınıflandırılabilecek pigment ve 4 tanesi de toz olarak tanımlanırken geriye kalan 21 tanesi ise tanımlanamadı. Kimyasal analizler neticesinde ortaya konulan plastik çeşitliliğin çoğunlukla denizlerde atık olarak bulunan plastik maddelerden kaynakladığı ve tuz kirliliği olarak düşünülmediği belirtiliyor. Deniz tuzu örneği alınan ülkeler ise Avusturalya, Fransa, İran, Japonya, Malezya, Yeni Zelanda, Portekiz ve Güney Afrika olurken bir tek Fransa'dan alınan örneklerde herhangi bir atık maddeye ulaşılamadı.



Deniz tuzundaki ve deniz ürünlerindeki mikropartikül plastik maddelerin miktarı şu an için az olduğu için bu maddeleri tüketilmesi şu an için sağlığımız üzerinde herhangi bir zarar teşkil etmiyor fakat su kaynaklarını aynı hızda plastik atıklarla kirletmeye devam etmemiz halinde teşkil etmeyeceği anlamına gelmiyor.

Quartz.com'daki yazıdan yola çıkarak Türkçe'ye adapte edilmiştir.