Deniz yosunu yeni "marul" olabilecek mi?

Son zamanlarda "sağlıklı beslenme" konusunda kafa yoran ve buna göre beslenme alışkanlığında değişiklikler yapan insanların sosyal medya hesaplarında yaygın şekilde #mermaidtoast paylaştıkları gönderilerde koyu yeşil ve mavi renkli bazı yiyeceklerin varlığını görebilirsiniz. Spirulina olarak bildiğimiz bir çeşit deniz yosununun neden olduğu bu güzel rengi önümüzdeki günlerde görmeye devam edeceğiz gibi görünüyor.

Ancak popüler deniz yosunlarına baktığımızda, spirulina elimizdeki tek popüler oyuncu değil.Denizden ya da tatlısudan olsun, hemen hemen her su yosunu sadece doğal bir renk verici olması nedeniyle değil aynı zamanda sağlıklı yaşamak ve beslenmek için sundukları yararlarla da tüketiliyor.

Örneğin, daha önce sushi malzemelerini tanıttığımız yazılarımızdan hatırladığınız üzere, sushinin etrafına sarılarak da tüketilen nori, batı dünyasında popüler bir atıştırmalık olan patates cipsi gibi atıştırılıyor. Deniz yosunlarının binlerce yıldır tüketildiği bir dünyada yaşıyoruz ve dünyanın pek çok yerinde yosun yemek göreceli olarak yepyeni bir şey değildir.

Şimdiye kadar yosun yemekten uzak durmayı başardıysanız, yosunları beslenme alışkanlığınızın içine katmak için bazı geçerli bahaneler sunabiliriz:

Neden yosunlarını yemelisiniz?

1. Deniz yosunları, beyin güçlendirici Omega3 yağ asitleri açısından zengindir.
2. Bitki bazlı bir diyet uygularsanız, deniz sebzeleri (özellikle tatlılar), başka türlü eksikliğini hissedebileceğiniz harika bir iyot kaynağıdır.
3. Kaçınılmaz sorunun yanıtı da deniz yosunlarında gizlidir. "ama… proteini nereden alıyorsun?" sorusuyla karşı karşıya kalırsanız, cevabınız hazırdır. Spirulina'nın kuru ağırlığının %70 kadarı proteindir.
4. Klorella, vücutta biriken ağır metallerin detoksifikasyonuna yardımcı olur.
5. Deniz sebzeleri olarak da tanımlayabileceğiniz deniz yosunları, kalsiyum, bakır, demir, magnezyum, manganez, molibden, fosfor, potasyum, selenyum, vanadyum ve çinko gibi harika bir mineral kaynağıdır.

Deniz yosunlarını hayatınıza nasıl katabilirsiniz?

1. Smoothie çok yaygın ve her geçen gün daha fazla insanın hayatına giriyor. Spirulina ve klorella gibi deniz yosunlarının kuru tozlarını, hazırladığınız smoothie'lerin içine katarak işe başlayabilirsiniz.
2. Türkiye'de şu an için pek yaygın olmamakla birlikte, deniz yosunundan yapılmış ya da içinde deniz yosunu olan atıştırmalıkları tercih edebilirsiniz. Bugün yok olabilirler ama gelecekte etrafınızda olacağından emin olabilirsiniz.
3. Deniz yosunları iştah açmak konusunda çok başarılıdır ve diğer benzerlerine oranla daha az seviyede sodyum içerikleri için iyi birer alternatiftirler.
4. Deniz yosunları çorbaların içinde de çok iyidir. Brokoli, karnabahar, havuç ve patatesten oluşan besleyici bir çorbanın içine kolaylıkla bir kaşık deniz yosunu tozu atabilirsiniz.
5. Deniz yosunlarının sahip oldukları mavi ve yeşil renklerden ötürü, bu ürünler harika birer gıda boyasıdır. Bu malzemeleri keklere, böreklere, yoğurtlara, makarnalara renk vermek için kullanabilir, yemeğinize farklı bir bakış açısı katarken aynı zamanda deniz yosunlarının faydalarından da yararlanabilirsiniz.

 Deniz yosunlarını tüketmenin tek yolu bu maddeler değil. Yosunun çeşidine ve yaprak büyüklüğüne göre dürüm şeklinde ve hatta yaprak sarma gibi sararak bile yiyebilirsiniz. Bu tamamen bulduğunuz yosunun çeşidine ve tüketim alışkanlıklarınıza göre değişir.

Alglerin sağlık yararları harika olsa da yosun tüketiminizi artırmayı planlıyorsanız veya herhangi bir tıbbi sorununuz varsa, tüketim alışkanlığınıza yosunları katmadan önce bir hekimle konuşmanızda fayda var. Çünkü başta iyot tüketimine bağlı tiroid hastalıkları olmak üzere vücudunuzun verebileceği tepkiler konusunda ön bilgilendirmeyi almanız iyi olur.

bengreenfieldfitness.com'daki yazıdan Türkçe'ye çevrilmiş ve adapte edilmiştir.