Perciformes takımı içinde yer alan Xiphiidae familyası altında yer alan Kılıç balığı (Xiphias gladius), dış görünümleri ile denizlerin ilgi çekici balıkları arasındaki yerlerini üst sıralarda alıyor.
Okyanuslarda ve denizlerde bulunan, son derece hareketli, göç alışkanlığı bulunan, uzun üst çene uzantısı sayesinde tıpkı burnunun ucunda bir kılıç taşıyormuş gibi görünen ve adını da buradan alan Kılıç balığı, ağırlıklı olarak etle beslenen, 12-14 derece su sıcaklığını seven, avcı ve aynı zamanda pelajik bir balık türüdür. Kılıcı, vücudunun ortalama 2/3’ü kadardır. İğ biçimindeki tipik bir pulsuz balık vücuduna olup aynı zamanda yarım ay şeklindeki kuyruğu ile son derece hızlıdır. Açık denizlerin haricinde zaman zaman kıyı şeritlerinde de rastlanabilir. Genel yaşam biçimi çoğunlukla sürü oluşturma eğilimi göstermez, çoğunlukla tropik sularda yaşamını sürdürür. Kovalayarak avlanma eğilimi vardır.
Su yüzeyinin 600 metre derinliğinde, ortalama sıcaklığın 5 derecelere düştüğü yerlerde bile yüksek hızlarda; saatte 60 kilometre gibi etkileyici bir rekor, avlarını kovalayabilen Kılıç, okyanusların en hızlı balıklarından birisi olarak da biliniyor. Açık denizlerde 2 ile 3 metrelik uzunluklara kadar büyüyüp 50-150 kilograma kadar (şimdiye dek tutulan en büyük birey 650 kilogram ağırlığındadır) ağırlaşabilen Kılıç balığının sahip olduğu özel bir biyolojik sistem, avını algılamasında ve onu yakalamasında kendisine büyük bir avantaj sağlar. Düşük sıcaklıklarda avının peşinden koşabilmesi için işine oldukça yarayan bu sistemin işleyişi ise oldukça basit: hızlı yüzmenin ve sarf edilen yüksek eforun bir son ürünü olarak değerlendirilebilecek vücut ısısının balığın gözlerine aktarılması sonucu daha iyi bir görme deneyimi sağlıyor. Etkileyici ve son derece verimli bir çevrim sistemi!
Nisan ve Haziran ayları arasında Marmara’da, Haziran ile Eylül ayları arasında da Akdeniz’de görülen üreme dönemleri uzun gibi görünse de, aşırı avcılığına bağlı olarak soyu tehlikede olan türlerin arasında yer alıyor Kılıç balığı. Öyle ki, Oceana gibi bazı çevre örgütleri kılıç balığının Akdeniz'deki avcılığının kontrol altına alınması için çağrı yapmaktadır. Genellikle amatör yada profesyonel olarak zıpkınla avlanan bu balığım avcılığı için gerekli kotaların uygulanması durumunda popülasyonunun kurtulmasına katkı sağlayabilir. Dikkat edilmesi gereken diğer kriterlerin başında balıkların yaşam alanlarının mümkün olduğu kadar temiz tutulması gösterilebilir. Bunun içinse minimum 120-125 santimetrenin altındaki bireylerin denize geri bırakılması ve 15 Şubat ile 15 Mart ile 1 Ekim ve 30 Kasım tarihleri arasındaki av yasaklarına kesinlikle uyulması gerekiyor...
Okyanuslarda ve denizlerde bulunan, son derece hareketli, göç alışkanlığı bulunan, uzun üst çene uzantısı sayesinde tıpkı burnunun ucunda bir kılıç taşıyormuş gibi görünen ve adını da buradan alan Kılıç balığı, ağırlıklı olarak etle beslenen, 12-14 derece su sıcaklığını seven, avcı ve aynı zamanda pelajik bir balık türüdür. Kılıcı, vücudunun ortalama 2/3’ü kadardır. İğ biçimindeki tipik bir pulsuz balık vücuduna olup aynı zamanda yarım ay şeklindeki kuyruğu ile son derece hızlıdır. Açık denizlerin haricinde zaman zaman kıyı şeritlerinde de rastlanabilir. Genel yaşam biçimi çoğunlukla sürü oluşturma eğilimi göstermez, çoğunlukla tropik sularda yaşamını sürdürür. Kovalayarak avlanma eğilimi vardır.
Benzersiz avlanma kabiliyeti
Su yüzeyinin 600 metre derinliğinde, ortalama sıcaklığın 5 derecelere düştüğü yerlerde bile yüksek hızlarda; saatte 60 kilometre gibi etkileyici bir rekor, avlarını kovalayabilen Kılıç, okyanusların en hızlı balıklarından birisi olarak da biliniyor. Açık denizlerde 2 ile 3 metrelik uzunluklara kadar büyüyüp 50-150 kilograma kadar (şimdiye dek tutulan en büyük birey 650 kilogram ağırlığındadır) ağırlaşabilen Kılıç balığının sahip olduğu özel bir biyolojik sistem, avını algılamasında ve onu yakalamasında kendisine büyük bir avantaj sağlar. Düşük sıcaklıklarda avının peşinden koşabilmesi için işine oldukça yarayan bu sistemin işleyişi ise oldukça basit: hızlı yüzmenin ve sarf edilen yüksek eforun bir son ürünü olarak değerlendirilebilecek vücut ısısının balığın gözlerine aktarılması sonucu daha iyi bir görme deneyimi sağlıyor. Etkileyici ve son derece verimli bir çevrim sistemi!
Nisan ve Haziran ayları arasında Marmara’da, Haziran ile Eylül ayları arasında da Akdeniz’de görülen üreme dönemleri uzun gibi görünse de, aşırı avcılığına bağlı olarak soyu tehlikede olan türlerin arasında yer alıyor Kılıç balığı. Öyle ki, Oceana gibi bazı çevre örgütleri kılıç balığının Akdeniz'deki avcılığının kontrol altına alınması için çağrı yapmaktadır. Genellikle amatör yada profesyonel olarak zıpkınla avlanan bu balığım avcılığı için gerekli kotaların uygulanması durumunda popülasyonunun kurtulmasına katkı sağlayabilir. Dikkat edilmesi gereken diğer kriterlerin başında balıkların yaşam alanlarının mümkün olduğu kadar temiz tutulması gösterilebilir. Bunun içinse minimum 120-125 santimetrenin altındaki bireylerin denize geri bırakılması ve 15 Şubat ile 15 Mart ile 1 Ekim ve 30 Kasım tarihleri arasındaki av yasaklarına kesinlikle uyulması gerekiyor...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder