Ekonomik değeri günden güne artan su ürünlerinin yetiştiriciliğinde, tek türlü yetiştiricilik (monokültür) yapılabildiği gibi, suyun farklı bölümlerinde yaşayan canlıların bir arada yetiştirilmesi modeli de başarıyla uygulanabilir. Eğer, belirli bir alanda birden fazla farklı türün herhangi bir amaçla yetiştiriciliği yapılıyorsa, buna polikültür yetiştiricilik modeli deniyor.
Polikültürün kelime anlamına baktığımızda karşımıza genellikle ‘çok ürünlü tarım’ gibi bir kavram çıksa da, profesyonel su ürünleri yetiştiriciliğinde polikültür, farklı türdeki canlıların aynı anda, aynı yerde yetiştirilmesi anlamını daha çok karşılıyor. Polikültürün su ürünleri yetiştiriciliğindeki hedefi ve amacı oldukça açık: birbiri ile iyi geçinen, birbirine rakip olmayan ve birbirini avlamayan türleri suyun farklı bölgelerinde bir arada yetiştirerek her ikisinden de ekonomik fayda sağlamak ve bununla birlikte de aynı zamanda çeşitli gider maliyetlerini de azaltmak.
Bunun yanında polikültür, belirli bir su ortamı içinde biyoçeşitlilik ortamı da oluşturur.
Polikültürün bazı faydaları ve avantajları:
Kafes yetiştiricilik sistemlerine entegre edilen polikültür, bazı parazitlerin tesislerden uzak tutulması için yada suyun içindeki kimyasal dengelerin kontrolünün sağlanması için kullanılıyor. (İskoç Somon Yetiştiricileri Birliği'nin çiftlikler etrafında konumlandırdığı temizleyici balıklar buna örnek olarak gösterilebilir. Okumak için tıklayın.)
Uzakdoğu'da, Koi balıkları pirinç tarlalarındaki sularda yetiştiriliyor. Böyle pek çok örnek, dünyanın farklı bölgelerinde karşımıza çıkan önemli polikültür metodlarını oluşturuyor.
Birlikte yetiştirilecek olan canlılar seçilirken bazı kriterlerin göz önüne alınması gerekir.
Canlı türlerinin seçimi: Polikültüre alınacak olan canlıların birbirinin tüketicisi (predatörü, avcısı) olmaması gerekir. Aksi halde besin zincirinin tepesinde olan alttakini tüketerek polikültürün sonlanmasına neden olabilir. Ayrıca, besin ihtiyaçlarının benzer olması, beslenme programlarında tasarruf sağlayabilir. Örneğin, suyun aydınlık bölgesinde saldırarak yada avlayarak beslenen bir balık ile dip kısmında, dibe çöken yemlerle beslenen kabukluların bir arada olması gibi.
Canlıların yaşadıkları zonlar: Polikültüre alınacak olan canlıların suyun farklı zonlarında yaşaması gerekir. Örneğin suyun üst – orta kısmında yaşayan canlıların bir arada bulunduğu bir polikültürde yakın zamanda besin rekabetleri ve türlerin birbiri üzerindeki üstünlüklerinin görülmesi (gölgeleme gibi) gibi istenmeyen durumlar söz konusu olabilir. Bunun için örneğin bir tür suyun üst kısmında yaşıyorsa diğeri dipte yaşayan bir tür olmalıdır.
Beslenme şekilleri: Genellikle polikültüre alınacak olan canlıların her ikisi içinde ayrı bir yemleme programı düzenlenmez. Suyun üst kısmındaki canlılardan artan yemlerin suyun diğer zonlarında yaşayan canlılarca tüketilmesi de hedeflenir. Fakat, eğer etçil / otçul beslenme alışkanlığına sahip canlılar bir arada tutuluyorsa, farklı programların geliştirilmesi zorunlu olabilir.
Hangi canlı grupları polikültüre alınabilir?
Polikültür çalışırken, karşımızda duran ve yanıt vermemiz gereken en önemli soru, nasıl bir yerde ve hangi şartlarda üretim / yetiştiricilik yapacağımızdır. Örneğin, ön yüzgeçleri ile çamuru karıştırarak beslenen sazanlarla aynı bölgede yaşayan ve beslenen kerevitlerin polikültürünün çok verimli olmayacağını az çok tahmin edebilirsiniz. Bununla birlikte, ortalama derinliği 25-45 metre olan bir körfezdeki çipura / levrek kafeslerinin altına yerleştirilecek yoğun midye popülasyonu, dibe çöken yemlerden kalanları tüketeceği için balık ile midye, iyi bir polikültür modeli oluşturabilir. Fakat midye ile aynı yerde deniz yıldızlarının olmasını pek istemeyiz.
Burada dikkat etmek gereken en önemli kriter, canlıların birbirini besin olarak tüketmeyeceğinden ve birbirlerinin yaşam alanlarına müdahale etmeyeceğinden emin olmaktır. Çünkü predetasyon ve bir zonda baskınlaşabilecek türün varlığı, polikültür çalışmalarının başarısızlıkla sonuçlanmasına neden olur.
Bu gibi kriterler göz önüne alındığı taktirde, suyun farklı bölgelerinde yaşayan balıklar, kabuklular, yumuşakçalar ve hatta su bitkileri bir arada polikültüre alınabilir.
Polikültürün amaçları arasındaysa başta ticari olarak kazanç elde etmek geliyor gibi görünse de , temizlik, tasarruf, tedbir, korunma, saklanma yeri temini yada besin elde etmeyi kolaylaştırma gibi maddeler sayılabilir. Ayrıca belirli bir bölgeyi yeniden canlılar yönünden zenginleştirmek için de polikültür harika bir araçtır.
Polikültürün kelime anlamına baktığımızda karşımıza genellikle ‘çok ürünlü tarım’ gibi bir kavram çıksa da, profesyonel su ürünleri yetiştiriciliğinde polikültür, farklı türdeki canlıların aynı anda, aynı yerde yetiştirilmesi anlamını daha çok karşılıyor. Polikültürün su ürünleri yetiştiriciliğindeki hedefi ve amacı oldukça açık: birbiri ile iyi geçinen, birbirine rakip olmayan ve birbirini avlamayan türleri suyun farklı bölgelerinde bir arada yetiştirerek her ikisinden de ekonomik fayda sağlamak ve bununla birlikte de aynı zamanda çeşitli gider maliyetlerini de azaltmak.
Bunun yanında polikültür, belirli bir su ortamı içinde biyoçeşitlilik ortamı da oluşturur.
Polikültürün bazı faydaları ve avantajları:
- Birim alandan ekonomik değeri fazla olan daha çok ürün elde etmeye katkı sağlar.
- Yetiştiricilik maliyetini düşürür, verimi arttırır.
- Suyun her katmanını ticari olarak kullanmaya imkan tanır.
- Yemleme ve işçilik gibi sabit giderlerini azaltır.
- Yemlemeden kaynaklanan su kirliliğini, önemli ölçüde azaltır.
- Yemlerin kullanım verimini arttırır, dönüşüm oranını yükseltir.
- Özellikle bitkili polikültürlerde, suyun havalandırma maliyetini düşürebilir.
Kafes yetiştiricilik sistemlerine entegre edilen polikültür, bazı parazitlerin tesislerden uzak tutulması için yada suyun içindeki kimyasal dengelerin kontrolünün sağlanması için kullanılıyor. (İskoç Somon Yetiştiricileri Birliği'nin çiftlikler etrafında konumlandırdığı temizleyici balıklar buna örnek olarak gösterilebilir. Okumak için tıklayın.)
Uzakdoğu'da, Koi balıkları pirinç tarlalarındaki sularda yetiştiriliyor. Böyle pek çok örnek, dünyanın farklı bölgelerinde karşımıza çıkan önemli polikültür metodlarını oluşturuyor.
Birlikte yetiştirilecek olan canlılar seçilirken bazı kriterlerin göz önüne alınması gerekir.
Canlı türlerinin seçimi: Polikültüre alınacak olan canlıların birbirinin tüketicisi (predatörü, avcısı) olmaması gerekir. Aksi halde besin zincirinin tepesinde olan alttakini tüketerek polikültürün sonlanmasına neden olabilir. Ayrıca, besin ihtiyaçlarının benzer olması, beslenme programlarında tasarruf sağlayabilir. Örneğin, suyun aydınlık bölgesinde saldırarak yada avlayarak beslenen bir balık ile dip kısmında, dibe çöken yemlerle beslenen kabukluların bir arada olması gibi.
Canlıların yaşadıkları zonlar: Polikültüre alınacak olan canlıların suyun farklı zonlarında yaşaması gerekir. Örneğin suyun üst – orta kısmında yaşayan canlıların bir arada bulunduğu bir polikültürde yakın zamanda besin rekabetleri ve türlerin birbiri üzerindeki üstünlüklerinin görülmesi (gölgeleme gibi) gibi istenmeyen durumlar söz konusu olabilir. Bunun için örneğin bir tür suyun üst kısmında yaşıyorsa diğeri dipte yaşayan bir tür olmalıdır.
Beslenme şekilleri: Genellikle polikültüre alınacak olan canlıların her ikisi içinde ayrı bir yemleme programı düzenlenmez. Suyun üst kısmındaki canlılardan artan yemlerin suyun diğer zonlarında yaşayan canlılarca tüketilmesi de hedeflenir. Fakat, eğer etçil / otçul beslenme alışkanlığına sahip canlılar bir arada tutuluyorsa, farklı programların geliştirilmesi zorunlu olabilir.
Hangi canlı grupları polikültüre alınabilir?
Polikültür çalışırken, karşımızda duran ve yanıt vermemiz gereken en önemli soru, nasıl bir yerde ve hangi şartlarda üretim / yetiştiricilik yapacağımızdır. Örneğin, ön yüzgeçleri ile çamuru karıştırarak beslenen sazanlarla aynı bölgede yaşayan ve beslenen kerevitlerin polikültürünün çok verimli olmayacağını az çok tahmin edebilirsiniz. Bununla birlikte, ortalama derinliği 25-45 metre olan bir körfezdeki çipura / levrek kafeslerinin altına yerleştirilecek yoğun midye popülasyonu, dibe çöken yemlerden kalanları tüketeceği için balık ile midye, iyi bir polikültür modeli oluşturabilir. Fakat midye ile aynı yerde deniz yıldızlarının olmasını pek istemeyiz.
Burada dikkat etmek gereken en önemli kriter, canlıların birbirini besin olarak tüketmeyeceğinden ve birbirlerinin yaşam alanlarına müdahale etmeyeceğinden emin olmaktır. Çünkü predetasyon ve bir zonda baskınlaşabilecek türün varlığı, polikültür çalışmalarının başarısızlıkla sonuçlanmasına neden olur.
Bu gibi kriterler göz önüne alındığı taktirde, suyun farklı bölgelerinde yaşayan balıklar, kabuklular, yumuşakçalar ve hatta su bitkileri bir arada polikültüre alınabilir.
Polikültürün amaçları arasındaysa başta ticari olarak kazanç elde etmek geliyor gibi görünse de , temizlik, tasarruf, tedbir, korunma, saklanma yeri temini yada besin elde etmeyi kolaylaştırma gibi maddeler sayılabilir. Ayrıca belirli bir bölgeyi yeniden canlılar yönünden zenginleştirmek için de polikültür harika bir araçtır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder